CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, ‘afetler sırasında CHP’li belediye liderlerinin kent dışında olması‘ tenkitlerine dair değerlendirmelerde bulundu. Afetlerin evvelden haber vermediğini söyleyen Kılıçdaroğlu, “Belediye liderleri tatilde olabilirler. Bulundukları yerin dışında olabilirler, yurt dışında olabilirler. Bunlar birer insan. Tatile gereksinimi yahut bulundukları yerin dışına çıkmak üzere misyonları de olabiliyor” tabirlerini kullandı.
‘Erdoğan yönetemiyor geldiğimiz nokta bu’
Damga Gazetesi’nden Mehmet Mert’in sorularına karşılık veren CHP önderi Kılıçdaroğlu, cumhurbaşkanlığı adaylığına ait, “Biz 6 önder Cumhurbaşkanı adayımızı ortak belirleyeceğimize dair kelam verdik. Altılı masanın daima bir arada üzerinde uzlaşacağı bir aday olacak. Bu hususta hiç kimsenin kaygısı olmasın” dedi. AK Parti’nin şu anda birinci parti olmadığını tabir eden Kılıçdaroğlu, “AK Parti yüzde 49’dan yüzde 30’un altına düşmüş durumda. Şu an birinci parti değil. Anketlerin ortaya koyduğu bir gerçek var. Cumhuriyet Halk Partisi istikrarlı bir yükselişe sahip ve birinci parti” diye konuştu.
CHP önderi Kılıçdaroğlu’nun karşılıkları şu formda sıralandı:
Geçmişte çok sayıda erken seçim çağırısı yaptınız. Lakin son günlerde bu çeşit bir davette bulunmuyorsunuz. Şu anda erken seçim istemiyor musunuz? Ya da Cumhurbaşkanı Erdoğan, erken seçim yapmaz diye mi davette bulunmuyorsunuz?
Hayır erken seçim istiyoruz. Gecikilen her günün topluma maliyeti artıyor. Bir ana evvel seçim yapılması lazım. Yeni idare ve anlayışın, demokratik anlayışın gelmesi gerekiyor. Toplum çok kutuplaştı. İnsanları kutuplaşmadan arındırmak ve uzlaştırmak gerekiyor. Toplumsal uzlaşma sağlamak gerekiyor. Erdoğan toplumu gererek kendi tabanını tutmak istiyor. Bunda da başarılı olamayacağı çok açık. Erdoğan yönetemiyor. Geldiğimiz nokta bu. Üzülerek söylüyorum.
‘Belediye liderleri da insan’
CHP’li belediye liderlerinin afet vaktinde tatilde olmaları çok tartışılıyor. Her kısımdan tenkit alıyorlar. Bu durumu liderlerle değerlendirdiniz mi? Bu tarafta de hiç açıklamanızı duymadık…
Afet evvelce haber vermez. Belediye liderleri tatilde olabilirler. Bulundukları yerin dışında olabilirler, yurt dışında olabilirler. Bunlar birer insan. Tatile muhtaçlığı yahut bulundukları yerin dışına çıkmak üzere misyonları de olabiliyor. Yurt dışına da çıkabiliyorlar. Afet olduğunda onların takımları var. Takımlar dahil olurlar. O işlerle ilgili vazifeliler var. Misyonları afet alanına hızla ulaşmak ve afetin yarattığı ziyanları gidermek. Belediye liderlerimiz da bu misyonlarını yerine getiriyor.
‘Millet ittifakı’nın adayı cumhurbaşkanı olacak’
Siz bu tenkitleri dikkate almıyor musunuz?
Eleştirilere hürmet duyuyorum. Lakin hayatın bir gerçeği var. Bir yerde yangın çıktığında, su baskını olduğunda rastgele bir afet durumunda belediye vazifelileri oradadır. Aracı gereci oradadır. Takımları oradadır. Belediye lideri alınması gereken kararları alır. Talimatları verir. Gerekirse kendisi de oraya masraf müdahil olur.
Sonbaharda seçim olur mu?
Ne vakit yaparlarsa yapsınlar.
Toplum sizin hoşgörülü, fedakâr biri olduğunuz istikametinde hemfikir. Tekrar bu fikirden yola çıkarak “Kılıçdaroğlu’nun başında bir aday var. O aday yıpranmasın diye kendi adaylığını öne sürüyor. Yarın yeniden o adayı açıklayacak” niyetine katılıyor musunuz? Bu türlü bir aday var mı?
Benim altılı masanın bir üyesi olduğumu siz de biliyorsunuz. Biz 6 önder Cumhurbaşkanı adayımızı ortak belirleyeceğimize dair kelam verdik. Başımda birinin olması kıymetli değil. Değerli olan altı önderin bir ortaya gelip ortak adayı belirlemesidir. Bu hususta da ortamızda konuştuk. Şu etapta Cumhurbaşkanı adayını konuşmanın ve tartışmanın manası yok. Cumhurbaşkanı adayının kim olduğu sorulduğunda niteliklerini belirleyelim ve kamuoyuna deklare edelim dediler. Yayınladığımız bildiride bu nitelikleri belirledik. Bu niteliklere uygun isim Millet İttifakı’nın adayı olarak açıklanacak ve seçimden sonra Cumhurbaşkanı olacak.
Altılı masadan çıkan isim niteliklere uymasına karşın sizin onaylamadığınız ve mutabık kalmadığınız birisi olursa ne yaparsınız?
Altılı masa daima bir arada üzerinde uzlaşacağımız bir aday olacak. Bu mevzuda hiç kimsenin tasası olmasın.
‘AKP birinci parti değil’
Ekonomi çok makus durumda. Ferdi haklar, özgürlükler tartışılıyor. Bütün bunlara karşın baktığınızda iktidar partisi bütün anketlerde tekrar birinci parti çıkıyor. Muhalefette ise oy açısından bir patlama görünmüyor. Bunu neye bağlıyorsunuz?
AK Parti yüzde 49’dan yüzde 30’un altına düşmüş durumda. Şu an birinci parti değil. Anketlerin ortaya koyduğu bir gerçek var. Cumhuriyet Halk Partisi istikrarlı bir yükselişe sahip ve birinci parti. Oyumuz yüzde 40 yahut yüzde 50 oldu diye bir tezimiz yok. Lakin trende baktığınız vakit Cumhuriyet Halk Partisi dikkatli ve istikrarlı bir biçimde oyunu üst hakikat taşıyor. Önümüzdeki süreçte oyumuz daha da yükselecek.
6’lı masada oy oranı daha düşük olan partilerle ittifak yapıyorsunuz. Lakin oy oranı yüzde 10’un üzerinde gözüken HDP var. Bu HDP’yi dışarda tutmanız HDP seçmenini incitmez mi?
Hayır incitmez. HDP’nin de altılı masada olmak üzere bir tezi yok. Onlar 3. bir ittifak kurmak istiyorlar. HDP’nin başkanlığında ya da içinde olduğu bir ittifak.
En son yayınlanan köşe yazımda “Kılıçdaroğlu seçileceğine inanmasa asla aday olmaz!” başlığını attım. Ne diyorsunuz?
Görüşlerinize hürmet duyuyorum…